Gözden Kaçırmayın

Çınarcık Devlet Hastanesi Çalışanının Acı KaybıÇınarcık Devlet Hastanesi Çalışanının Acı Kaybı

Kadına Yönelik Şiddet Küresel Bir Sorun Olmaya Devam Ediyor


25 Kasım, dünya genelinde kadına yönelik şiddetin tüm biçimlerine karşı durulduğu uluslararası bir mücadele ve dayanışma günü olarak öne çıkıyor. Kadına yönelik şiddet, ekonomik durum, eğitim düzeyi ve sosyal statü ayrımı gözetmeksizin, fiziksel, psikolojik, cinsel ve ekonomik boyutlarıyla toplumsal bir yara olarak varlığını sürdürüyor.


Ülkemizdeki Vahim Tablo


Türkiye'de kadına şiddetin boyutlarının her geçen gün artarak devam ettiği belirtiliyor. Bu durumun sadece bireysel trajediler yaratmakla kalmayıp, toplumun huzur ve güvenliğini tehdit eden en ciddi toplumsal sorunlardan biri olduğu vurgulanıyor. Şiddetin bir "aile içi mesele" değil, evrensel bir insan hakları ihlali olduğunun altı çiziliyor.


Çözüm Sıfır Tolerans ve Bütüncül Politikalar


Kadına yönelik şiddet sorununu çözmenin en etkili yolunun, sıfır tolerans ilkesiyle hareket eden bütüncül ve caydırıcı politikaları uygulamaktan geçtiği ifade ediliyor. Kadına yönelik şiddetin hiçbir gerekçesinin olamayacağı ve her kadının yaşam hakkına, eşitliğe, özgürlüğe ve şiddetten arındırılmış bir hayata sahip olduğu kaydediliyor.


İstanbul Sözleşmesi'nin Hayati Rolü


Bu noktada, Avrupa Konseyi Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Sözleşme, kısaca İstanbul Sözleşmesi, büyük önem taşıyor. Sözleşmenin, şiddeti önleme, mağdurları koruma, failleri kovuşturma ve bu alanda bütünleşik politikalar izleme esasına dayanan kapsamlı bir yol haritası sunduğu belirtiliyor. Bu nedenle, derhal İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönülmesinin hayati önem taşıdığı vurgulanıyor.


Türk Eczacıları Birliği'nden Çağrı


Türk Eczacıları Birliği, kadınların güven içinde yaşadığı ve eşit fırsatlara sahip olduğu bir toplumsal düzenin mümkün olduğuna inanıyor. Bu hedefin yalnızca 25 Kasım'ın değil, her günün gündemi olması gerektiği ifade ediliyor. Birlik, 25 Kasım vesilesiyle tüm kurumları, karar alıcıları ve toplumu, şiddetle mücadelede daha güçlü, kararlı ve bütüncül adımlar atmaya ve İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönmeye davet ediyor.